Ana içeriğe atla

DÜNYA STANDARTLARINDA HASTANE

Yakında açılışı yapılacak olan Ankara Medicana İnternational Hastanesi yatırımları hakkında Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e konuşan Medicana İnternational Yönetim Kurulu Başkanı Dt. Hüseyin Bozkurt, Konya Medicana İnternational Hastanesi’nin ardından üniversite çalışmalarının hız kazanacağını söyledi.

Yıldız Teknik Üniversitesinde Mimarlık eğitimini yarım bırakarak İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesine geçen Medicana İnternational Yönetim Kurulu Başkanı Dt. Hüseyin Bozkurt, ilk olarak Ankara Jandarma dispanserinde çalıştı. 1 yıl özel sektörde çalıştıktan sonra Bahçelievler Ömür Hastanesini kuran Dt. Bozkurt, poliklinikte olan işletme hatalarına tepki göstererek kendi hastanesini kurdu. Avcılar ve Çamlıca’da hastane açan Dt. Bozkurt, 5 yıldır hizmet veren Bahçelievler diş kliniğinin yerine tam donanımlı hastane açtı. 2007 yılında Bahçelievler’de Diş Hastanesi açtıklarını kaydeden Dt. Bozkurt, bu hastanede ağız ve çene cerrahisi alanında başarılı operasyonlar gerçekleştirdiklerini belirtti. 2008 yılının Mayıs ayında dünyada ilk 100 özel hastane içerisinde yer alan Beylikdüzü Medicana Hastanesini hizmete açtıklarını ifade eden Dt. Bozkurt, bundan sonraki yatırım planları hakkında şöyle konuştu: “İç Anadolu’nun en büyük hastanesi konumunda Konya Medicana İnternational Hastanesini 30 bin metrekare alanda kurma çalışmalarımız hızla devam etmektedir. Tüm branşları bulunduracak olan hastane 2009 yılında hizmete açılacak. Bahçelievler Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi çalışmalarımızın da sonuna yaklaşılmış durumda. 20 yıldır özel sağlık sektöründe varız. Ankara Medicana international Hastanesi dünyadaki yatırımların içerisinde ilkler arasında olma özelliğini taşımaktadır. Ana cadde üzerinde bulunmasının yanında; travmatoloji, çocuk kalp cerrahisinde iddialıyız. İstanbul’da en çok vaka yapan grup biziz, bunu Ankara’ya da taşımak istiyoruz. Kanser, kemik iliği, karaciğer ve böbrek transplantasyonu alanlarında söz sahibi olacak bir merkez. 500 hastasıyla Türkiye’de en çok diyaliz hastasına sahip grubuz. Tüp bebek dışında jinekolojik onkoloji alanında güçlü bir merkez olacağız. Sağlık turizmi alanında hastanelerimiz tüm branşlarda hizmet verecek kapasitede yabancı hasta potansiyeli açısından dünyada birçok hastane ile yarışacak düzeyde. Dünya çapında yaklaşık 1000 hastane gezdim, donanım, yardımcı personel, kalifiye kadro yönünden çok başarılı durumdayız. Akıllı bina özelliklerine sahip olan Ankara, İstanbul ve Konya Medicana Hastaneleri 1,7 oranında depreme daha dayanıklı özellik taşımaktadır.”


Üniversite Açılacak
Eğitim alanında gelişmeleri destekleyerek, tıp fakültesi açarak sağlık sektöründe oluşan açığı kapatacaklarını belirten Dt. Bozkurt, “Hedefimiz kendi kadromuzu hem sağlık sektörüne yetiştirmek hem de burslu öğrencileri destekleyici ortak çalışmalar sürdürmek” dedi. Yabancı hekimin gelmesine sıcak baktığını vurgulayan Dt. Bozkurt, ülkemizde yaşayan yabancı uyruklu hekimlerin zor durumda kaldığını, mağdur durumda olan hekimlere çalışma hakkı verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Doğuda bulunan doktor açığını, Türki devletlerden gelecek doktorlara oryantasyon uygulanarak kapatılması gerektiğini kaydeden Dt. Bozkurt, hekim açığının yanında yabancı hasta transferi yaparken yabancı hekimin hasta potansiyelini de kazanılmış olunacağını söyledi. İyi eğitim almış hekimlerin gelmesini istediğini ifade eden Dt. Bozkurt, belli standartlardaki doktorların hizmet vermesine izin verilmesi gerektiğini vurguladı.

Yurtdışından Hekim Ve Hastanın Yolu Açılmalı
Hayallerini gerçekleştirmek için 18 saat çalıştığını bildiren Dt. Bozkurt, tatillerinde bile hastane gezdiğini bunu hayatının bir parçası olarak yaşadığını kaydetti. Sağlık üssü olma yolunda ilerlerken devletinde katkı sağlaması gerektiğine dikkat çeken Dt. Bozkurt, yurtdışından gelen insanların sigorta anlamında anlaşma sağlanarak buraya geldiklerinde parayı düşünmelerini ortadan kaldırılması gerektiğini ifade etti. SGK ile anlaşma yapma konusunda toplantı yapıldığını ancak henüz karar verilmediğini dile getiren Dt. Bozkurt, bazı fiyatların iyileştirildiği takdirde anlaşma yapacaklarını söyledi. Tam gün konusuna sıcak bakmadığını vurgulayan Dt. Bozkurt, hekim sayısının kısıtlı sayıda olduğunu ve bu durumun sağlık hizmeti sunumda daha da zorluk yaşatacağını işaret etti. Türkiye’nin Avrupa standartlarında sağlık hizmeti sunmaya başladığını, 20 sene önce böyle bir durumun hayal bile edilmediğini kaydeden Dt. Bozkurt, ilerde başarılı bilim adamları yetiştirerek gelişmelerin sağlanacağını belirtti. Aile hekimliği uygulamasında yeterli mezun olmadığını ve başvuru merkezlerinin yetersiz kaldığı değerlendirmesini yapan Dt. Bozkurt, ön başvuru merkezinin olmasının çok önemli olduğunun üzerinde durdu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge