Ana içeriğe atla

TÜRKİYE'NİN İLK KEMİK İLİĞİ VE KORDON KANI BANKASI

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlker Ökten, üniversite bünyesinde Türkiye'nin ilk kemik iliği ve kordon kanı bankası ile kök hücre enstitüsü kurulduğunu açıkladı.

Kıbrıs’ta yapılan 5. Ulusal Hemaferez Kongresi’nde konuşan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlker Ökten, üniversite bünyesinde Türkiye'nin ilk kemik iliği ve kordon kanı bankası ile kök hücre enstitüsü kurulduğunu açıkladı. Prof. Dr. Ökten, Devlet Planlama Teşkilatı’ndan (DPT) 6.5 milyon TL destek alındığını ve Ankara Üniversitesi bünyesinde kurulan Türkiye'nin ilk doku ve kordon kanı bankası projesinin 20 milyon TL’ye tamamlanacağını belirtti. Prof. Dr. Ökten, böylece sadece kan hastalıklarında değil, aynı zamanda diğer rahatsızlıklarda da kök hücre nakli üzerinde çalışma yürütüleceğini bildirdi.

Merkezde akraba dışı verici bulamayan ve nakil bekleyen hastalar için gönüllü vericilerin verilerinin toplanacağını anlatan Prof. Dr. Ökten, “Bu merkezimiz bir kaç ay içinde verileri toplamaya başlayacak. Kök hücre enstitüsü Türkiye'de bir ilk oldu. Enstitüde, sadece kan hastalıkları değil, aynı zamanda nöroloji, kardiyoloji ve göz hastalıkları gibi alanlarda kök hücre nakli için çalışmalar yapılacak” dedi.
“Omurilik Yaralanması Geçiren 10 Hastaya Kök Hücre Tedavisinin Uygulandı”
Prof. Dr. Ökten, bir ay sonra faaliyete geçecek banka için azot depolama işleminin başlatıldığını anlattı. Ankara Tıp bünyesinde 6 ay kadar önce tedavisi mümkün olmayan omurilik yaralanması geçiren 10 hastaya kök hücre tedavisinin uygulandığını belirten Prof. Dr. Ökten, hastaların el ve ayakların da hareketlenmelerin görüldüğünü ve bir umut doğduğunun müjdesini verdi. Prof. Dr. Ökten, kesin sonuçların 2 yıl içinde belli olacağını söyledi.

Enstitüde Farklı Branşlar İçinde Çalışmalar Yapılacak
Fakültede omurilik felçlileri için kök hücre nakli çalışmalarının devam ettiğini kaydeden Prof. Dr. Ökten, şimdiye kadar 6 aydan daha kısa süre önce felç geçiren 10 hastaya kök hücre nakli uygulandığını, ilk sonuçların son derece olumlu olduğunu açıkladı. Prof. Dr. Ökten, “Enstitüde, sadece kan hastalıkları değil, aynı zamanda nöroloji, kardiyoloji ve göz hastalıkları gibi alanlarda kök hücre nakli için çalışmalar yapılacak” diye konuştu.

“Nakillerin Parasını Devlet Karşılamıyor”
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kemik İliği Transplantasyon Ünitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Önder Arslan ise, hastaya kardeşten uygun doku bulunamadığı durumlarda, yurtdışındaki doku bankalarına başvurulduğunu belirterek şunları söyledi: “Nakillerin parasını devlet karşılamıyor. Bazı nakil ücretleri ise bir milyon doları buluyor. Bu büyük israftır. Oysa Türkiye’de yapılan nakiller 15 bin ila 25 bin Euro arasında değişiyor. Yani banka ile hem vatandaşlar sağlıklarına daha hızlı kavuşacak, hem de yurtdışına çıkan para Türkiye’nin cebinde kalacak.”

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge