Ana içeriğe atla

YEŞİL KARTLILARA DİŞ MÜJDESİ

Erken Çocukluk Gelişimi Konferansı’nda konuşan Sağlık Bakanı Akdağ: “Yeşil kartı olanlar artık bundan böyle diş tedavilerini sağlık kuruluşlarından alabilecek” dedi.

Hilton Otel'de düzenlenen “Erken Çocukluk Gelişim” konulu konferansa Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, BM Türkiye temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı. Konferansın açılışında konuşan Bakan Akdağ, Dünya Sağlık Örgütü ile çocukların eğitimi konusunda ortak çalışmalar yürüttüklerini söyleyerek, Türkiye'de sağlık personelinin az olmasından yakındı. Akdağ, “Yeterince sağlık personelimiz vardır diyemem. Türkiye'de hekimlere elimizden geldiği kadarıyla dengeli dağıtım yapıyoruz. Bakanlık olarak yılda 2 milyon acil vakayı taşıyoruz. Bazen gerektiğinde helikopterle taşıyoruz. Türkiye'de çocuk hekimlerini çok iyi eğitmemiz gerekir" dedi.

Türkiye'de anne ve çocuk ölümlerinde çok ciddi düşüş olduğunu vurgulayan Akdağ, 2008 yılında anne ölümlerinin yüz binde 23 olduğunu kaydetti. Bu rakamı 2011 yılında yüz binde 15'in altına düşürmek için büyük çaba harcadıklarını belirten Akdağ, Türkiye'nin yüksek-orta gelirli grubun arasında olduğunu söyledi. Türkiye'nin 1990-2008 yılları arasında 5 yaş çocuk ölümleri içinde en çok düşüş olan ülkeler arasında olduğunu dile getiren Akdağ, bebek ölümlerinin 2009 yılında binde 17 olduğunu belirtti. Bakan Akdağ, anne ve bebek ölümlerini azaltmak için çalışmalar yaptığını anlatarak, çalışmaların gayet iyi gittiğini söyledi. Bakan Akdağ, "Şu an Türkiye'de ciddi bir sorun var. Bu sorun çocukluk çağı obezitesi. Türkiye aşırı şişmanlığı yaşamaya çalışan ülkelerden birisidir. Bununla ilgili iki çalışma yaptık. Türkiye'de obezite yayılıyor. Bu problemi gündemimize aldık. Ayrıca Milli Eğitim Bakanımız ile bu konuyu tartışıyoruz" diye konuştu.

Obezite ile ilgili 2 Büyük Çalışma
Çocukluk çağı obezitesinin erişkinliğe geçişte önemli bir problem olduğuna dikkat çeken Akdağ, “Türkiye artık obeziteyi, aşırı şişmanlığı büyük bir problem olarak yaşamaya başlayan ülkelerden biridir. Bu konuda 2 büyük çalışma yaptık. Bunlardan birisi yakında Antalya'da açıklanacak. Diğerinin sonuçlarını 2 ay içinde alacağız. Bunun ilk sonuçları da elimizde. Çocukluk çağı ve erişkin obezitesi Türkiye'de süratle yayılıyor. Obezite ile diyabetin, kalp hastalıklarının hatta kanser ve kronik hastalıkların yakın ilişkisi var. Dolayısıyla bu problemi artık gündemimize aldık ve Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı olarak çok yakın çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu.


“Türkiye'de İlk Kez Bir Hükümetin Acil Eylem Planı'nda Anne ve Çocuklar Yer Aldı”
8 yıllık iktidarları döneminde sağlık alanında önemli gelişmeler olduğunu kaydeden Akdağ, anne ve çocuk sağlığına yönelik ilerlemelerin bunların en önemlilerinden biri olduğuna dikkat çekti.
“İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” diye yola çıktıklarını, Türkiye'de ilk kez bir hükümetin Acil Eylem Planı'nda anne ve çocukların da yer aldığını hatırlatan Akdağ, Türkiye'de anne ve bebek ölüm oranlarındaki düşüşlere dikkat çekti. Akdağ, 2008'de yüz binde 23 olan anne ölüm oranının bugün yüz binde 16'lara gerilediğini söyledi.

“2011'de Yüz Binde 15'in Altında Bir Değer”
Türkiye'nin yüksek-orta gelir grubundaki ülkeler arasında yer aldığını, bu ülkelerde ise ortalamanın yüz binde 82 olduğunu vurgulayan Akdağ, “Biz artık kendimizi yüksek gelir grubundaki ülkelerle karşılaştırıyoruz. Bu ülkelerde oran yüz binde 15'tir. Amacımız 2011'de yüz binde 15'in altında bir değeri yakalamaktır. Çok zor bir hedef ama 5 yılda da yüz binde 10'un altına inmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

“Çocuk Psikoloğu Sayısı Yetersiz”
5 yaş altı çocuk ölümlerinde de Türkiye'de çok iyi bir noktaya gelindiğini kaydeden Akdağ, çocukların psikososyal destek görmesi için de bir entegre program başlattıklarını belirtti. Bu programın önemine dikkat çeken Akdağ, ancak çocuk psikoloğu sayısının yetersiz olduğunu, üniversitelerde bu konuda bir çalışma yapılabileceğini söyledi.

Yeşil Kartlılara Diş Tedavisi Müjdesi
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, toplantıdan ayrılırken gazetecilerin çeşitli konulara ilişkin sorularını da yanıtladı. Sağlık Bakanı Akdağ, gazetecilerin 'Yeşil kartlara diş tedavisi yapılacak. Bununla ilgili ne gibi çalışmalarınız var?' yönündeki sorusu üzerine, yeşil kart sahiplerine müjde vererek, "Mevzuattaki eksiklikten dolayı diş tedavisiyle ilgili dolgu konusunda sıkıntı vardı. Maliye Bakanlığı ile görüşerek bu sorunu çözdük. Bu hususta hiçbir sorun kalmadı. Yeşil kartlı vatandaşlarımız ağız ve diş sağlığı tedavilerinde aldıkları gibi dolgu ve kanal tedavilerini bundan böyle sağlık kuruluşlarından alabilecek. Yeşil kartlılar her türlü sağlık hizmetinden istifade ediyorlardı" dedi.


“Tam Gün Yasası'ndan Dolayı Doktor Sayısında Düşüş”
Bir gazetecinin “Tam Gün Yasası'ndan dolayı doktor sayısında düşüş olduğu haberleriyle” ilgili sorusu üzerine de Akdağ şöyle konuştu: “Tam Gün Yasası'ndan istifa ettiğine dair haberler soru önergesinden dolayı alıntılarla yapıldı. Doktor sayısı aksine azalmadı arttı. Bu yasa ile büyük avantajlar getirdik. Yasadan önce Sağlık Bakanlığı'na bağlı doktor sayısı yüzde 88'di, şu anda bu sayı yüzde 92 oldu.”

Sözleşmeli Personelin Tek Tip Hale Getirilmesi
“Sözleşmeli personelin tek tip hale getirilmesiyle ilgili çalışma” konusundaki bir başka soru üzerine de Akdağ, sözleşmeli personelin durumlarını geriye götürecek hiçbir düzenleme yapmayacaklarını belirtti.
Bu personelin özlük haklarını birbirine yaklaştırmak ve tek çatı altında toplamak için çalışmayı yaptıklarını belirten Akdağ, “Ama henüz tamamlamış değiliz. Hem Maliye Bakanlığı hem diğer ilgili bakanlıklar ve Devlet Personel Dairesi Başkanlığı ile de görüşmemiz gerekecek. Bir niyet beyanı olarak böyle bir çalışmaya başladık. Ama söylediğim gibi sözleşmelilerimizin haklarını geriye götüren değil aksine bazı alanlarda daha da ileriye götüren bir taslak üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge