Ana içeriğe atla

OSMANLI HEKİMLERİNİN SAĞLIK KURALLARI


Osmanlı hekimlerinin sağlıklı yaşam konusunda verdikleri bilgileri o zamanki tıp kitaplarına sadık kalarak anlatan İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayten Altıntaş, “Osmanlı Hekimlerinin Sağlık Kuralları”nı bir kitapta topladı.
Osmanlı hekimlerinin sağlıklı yaşam konusundaki bilgileri bir kitapta toplayan İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayten Altıntaş, “Osmanlı Hekimlerinin Sağlık Kuralları”kitabı ile ilgili şunları söyledi: “Duyguların insan sağlığındaki önemli yeri anlatılır, korku, endişe, öfke vb. gibi duyguların zararları ve nasıl aşılacağı bildirilir. Yemek içmek konusunda çok önemli detaylar anlatılır, Türk hamamında yıkanmanın sağlık açısından neden faydalı olduğu da belirtilir. Bazı bölümleri anlaşılmasa da zamanla bu büyük birikimin ne kadar isabetli kurallar getirdiği anlaşılacaktır. Sağlıklı yaşamak isteyenlerin dikkatle okumaları ve uygulamaları gereken bir kitaptır.”
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayten Altıntaş, DSA’nın sorularını yanıtladı.
 Kitabınızı yazmaktaki etken nedir?
Bir tıp tarihçisi olarak asistanlığımın ilk dönemlerinden bu yana Osmanlı Tıbbının sağlıklı yaşam bilgileri beni çok etkilemiş ve bu bilgilerin bugüne aktarılması gerektiğini düşünmüştüm. Uzun deneyimler sonucu elde edilen bu bilgiler bugünkü tıbbın görüşüyle ve farklı yaşam şekilleriyle değişse de büyük bir kültür ve bilgi birikimi olarak önümüzde idi. İşin güzel tarafı burada yer alan birçok bilgi bazı ailelerde ve geleneksel ortamlarda biliniyor ve sürekliliğini koruyor olmasıydı. Sağlıklı yaşam kuralları çok uzun seneler günlük yaşamın her bölümüne etki etmiş, kendi kültürümüz ve geleneğimizin çok önemli bir parçası olmuştu. Bu sebepten bu bilgilerin ilgilenenlere ulaştırılmasını uygun buldum.
Kitapta vermek istediğiniz mesaj nedir?
Sağlıklı Yaşam konusu insanlar için her devirde çok önemli olmuştur. Bu konuda yazılan pek çok kitap var. Ben burada 1000 yıllık bir deneyimden gelen Osmanlı Tıbbının bu konuda ne söylediğini bildirmek istedim. Çünkü Osmanlı hekimleri bu konuda çok önemli bilgilere sahiptiler. Bu konu o kadar ince ve geniş bir şekilde incelenmiştir ki her kural önemli mesajlar veriyor. Bugün bu kuralların pek çoğunun doğru olduğunu biliyoruz. Bilmediğimiz pek çok bilgi de içeriyor. Bu kitabı aslına sadık kalarak yazdım. Daha önce bu konuda bir bilgi olmadığı için okuyucunun esas kaynağın nasıl olduğunu anlamasını istedim. Bu bizim kültürümüzün, bizim hekimlerimizin önerileri. Bu sebepten kitap hem sağlıklı yaşamak konusuna önem verenler için hem de Osmanlı Tıp kitaplarının bu konuda yazdıklarını öğrenmek isteyenler için faydalı olacağına inanıyorum.
Okurlarınıza iletmek istediğiniz mesajınız var mı?
Bu kitap Osmanlı hekimlerinin sağlıklı yaşam konusunda öngördükleri bilgileri içerir.
Klasik dönem Osmanlı tıp kitaplarının hepsinde sağlıklı olmak için neler yapılması gerektiği öncelikle ve önemle yer almıştır. Osmanlı hekimleri sağlıklı yaşam kurallarını
“esbâb-ı sitte-i zarûriye” (Zorunlu olan altı sebep) başlığıyla altı bölümde anlatmaktadırlar.
Bu bölümler; 1- Hava ve onunla ilgili konular (mevsimler, yaşanan yerler, giyim kuşam).  2- Yemek-İçmek konusundaki bilgiler.  3-Spor, hareket ve hareketsizliğin sağlığa etkisi, 4- Duyguların sağlığa etkisi, 5-Uyku ve onunla ilgili kurallar ve 6-  Vücutta kalıp atılamayan maddelerden kurtulmak için yapılacaklar (müshille temizlenmek, lavman, kan aldırmak, hacamat sülük, hamam)  gibi yöntemler anlatılmaktadır. Hekim öncelikle sağlıklı olmak için uyulması gereken kuralları bildirir böylece sağlıklı yaşamak sağlanır, eğer her şeye rağmen hastalık ortaya çıkarsa tedaviye geçilirdi.
Kitabın önemi nedir?
Bu kitap Osmanlı hekimlerinin sağlıklı yaşamak konusunda verdikleri bilgileri o zamanki tıp kitaplarına sadık kalarak anlatmaktadır. Burada özellikle insanların mizaçlarına göre beslenmesi ve yaşaması öngörülür. Mevsimlerin ve buna bağlı olarak havanın sağlığı nasıl etkilediği, sıcak, soğuk havalarda neler yeneceği, nasıl giyinileceği konusu anlatılır. Sporun sağlıklı yaşam konusunda çok önemli olduğu yazılır ve en faydalı sporun ata binmek olduğu vurgulanır. Ata binmek hem bedenin hem de organların sporudur, ruha ferahlık verir. Duyguların insan sağlığındaki önemli yeri anlatılır, korku, endişe, öfke vb. gibi duyguların zararları ve nasıl aşılacağı bildirilir. Yemek içmek konusunda çok önemli detaylar anlatılır, Türk hamamında yıkanmanın sağlık açısından neden faydalı olduğu da belirtilir. Bazı bölümleri anlaşılmasa da zamanla bu büyük birikimin ne kadar isabetli kurallar getirdiği anlaşılacaktır. Sağlıklı yaşamak isteyenlerin dikkatle okumaları ve uygulamaları gereken bir kitaptır.
Osmanlı Tıbbına giriş niteliğinde olan bu kitabın ilgi görmesi bu konuda yazılacak birçok kitaba öncülük yapacaktır. Bunu ümit ediyor ve bekliyorum.
Devam kitabı yazmayı düşünüyor musunuz?
Evet. Bu kitabın arkasından;
  • Osmanlı Hekimlerine Göre Çocuk Bakımı ve Eğitimi
  • Osmanlı Hekimlerine Göre Yaşlıların bakımı ve sağlığı
  • Osmanlı Hekimlerine Göre Kokularla Tedavi
  • Osmanlı Hekimlerine Göre Yemek ve Diyet

Kitapları hazırlıklarım tamamlandı. 
Kendinizi bulunduğunuz alanın neresinde görüyorsunuz?
Bugün dönüp arkama baktığımda çok önemli bir bilgi birikimine sahip olduğumu fark ettim. Kendi alanımda iyi bir yerdeyim.
Bütün istediklerini gerçekleştirmiş, hayatından memnun bir yazar mısınız?
Her kitabımın basılmasında destekleyici ve yayın evi sorunu yaşıyorum. Bu benim yazma şevkimi kırıyor.  Kitaplarım klasik kitaplardan olduğu için gelecekte değerinin daha iyi anlaşılacağını düşünerek tekrar yazıyorum.
Hâlâ planlayıp gerçekleştiremediğiniz projeniz var mı?
Planladığım ve hazırladığım pek çok çalışmam var, projelerim de onlardan daha çok. Ümit ederim ömrüm bunları gerçekleştirmeme yeter.
Prof. Dr. Ayten Altıntaş Kimdir?
Tokat’ta doğdum. İlk, orta, lise tahsilimi Konya’da yaptım. İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesini bitirdim. 1975 yılından itibaren Tıp tarihi çalışmalarına başladım. 1978 yılında Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde Tıp Tarihi ve Deontoloji kürsüsüne geçtim 1982 yılında Doktor, 1988 yılında Doçent, 1996 yılında Profesör unvanını aldım. Çalışmalarımda öğrenci eğitimini her zaman ön planda tutmaktayım. Tıp Tarihi bilinci vermek ve Tıpta Etik uygulamaları aydınlatmak için çaba göstermekteyim. Araştırmalarımı öncelikle Türk Tıp Eğitimi konularında yoğunlaştırdım, zamanla Osmanlı tıbbında tedavi,  Kokulu gülün tedavideki yeri de önemle öne çıktı. 9 adet kitabım, 160 tane bilimsel yayınım var.  Halen Cerrahpaşa Tıp fakültesinde görev yapmaktayım. Evli ve iki çocuk annesiyim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge