Ana içeriğe atla

“SAĞLIK HABERCİLİĞİNDE BRANŞLAŞMA ARTACAK”

SAĞLIK HABERCİLİĞİNE YÖN VERENLER

Sağlık haberciliğinin gelişmeye açık olduğunu fakat biraz daha yolunun olduğunu söyleyen Siemens Sağlık Sektörü’nde Upgrade ve Opsiyon Ürün Müdürü Nesrin Kalay Bozpınar, “Önümüzdeki dönemde sağlık haberciliği daha çok önem kazanarak, branşlaşmanın artacağı yönünde bir öngörüye sahibim” dedi. 

Sağlık ve hastalık olguları günümüz medyasının en popüler konuları arasında yer alıyor. Sağlık haberciliğinin ve sağlık programlarının mecralardaki sayıları da oldukça arttı. Ana haber bültenlerinde artık en az 2-3 sağlık haberine yer verildiğini belirten Nesrin Kalay Bozpınar, konu ile ilgili şunları söyledi: “Etkili mecralardan birisi haline gelen internet ve sosyal medyayı düşünürsek bağımsız haber üretmenin dışında yoğun reklam içeriği ve doğru habercilikten uzaklaşarak bilgi kaynağı gibi görünen yayınlarda mevcut. Bilginin medyada düzeltilme şansının düşük olduğunu da düşünürsek güvenilirlik çizgisinin yükseltilmesi gerekiyor.  Bunun için en büyük eksikliğin medyadaki denetim mekanizması olduğu kanısındayım. Medya ve sağlık profesyonellerinin daha sorumlu yayıncılık anlayışıyla hareket etmeleri gerekiyor.

Sağlık Haberciliğinde Branşlaşma Artacak
Sağlık haberciliğinin gelişmeye açık olduğunu fakat biraz daha yolunun olduğunu düşünüyorum. Yine zaman bu konuda da en iyi ilaç olacak! Önümüzdeki dönemde sağlık haberciliği daha çok önem kazanarak, branşlaşmanın artacağı yönünde bir öngörüye sahibim. 

Sağlık Haberleri Sayesinde Toplumun Tüketim Alışkanlıkları Dahi Değiştirilebilir
Sağlık haberleri insan sağlığını ve yaşam kalitesini direkt etkileyen en fazla ilgi gören aynı zamanda en hassas haber dalıdır. Sağlık haberleri sayesinde toplumun tüketim alışkanlıkları dahi değiştirilerek bazı risk faktörleri engellenmektedir. Dolaylı olarak tüketimi de etkileyebilen bir kanal.

Sağlık haberlerinin çok geniş bir yelpazesi var ancak, tabii ki öncelikle uzmanlığımdaki tıbbi görüntüleme sistemleri ve insan sağlığındaki etkileri, tıptaki gelişmeler, ilaç etkileri, beslenme, cinsellik, alkol ve sigara kullanımı, estetik, kilo problemleri, kanser, Alzheimer gibi sıralayabilirim. 

Haber kaynakları doktorlar,  hastalar, Sağlık Bakanlığı, biz endüstri firmaları, uzmanlık dernekleri, meslek örgütleri, Türk Tabipler Birliği, eczacılar, ajanslar ilk aklıma gelenler arasında yer alıyor. 


Hastaya Zarar Verme
Hekimlerin temel ilkesi ışığında “hastaya zarar vermemek” varken sağlık haberleri yapılırken de aynı ilke geçerlidir. Haberlerin doğru verilmemesi, insanların umutlarını ve hatta yaşamlarını doğrudan etkileyerek ağır sonuçlar doğurabilir.
Bu bağlamda halkı bilinçlendirmenin önemli olduğunu ve toplumu korumak için bu tür haberlere önem verilmesi gerektiğini düşünüyorum. 

Tıbbi Araştırmalar Kesinleşmiş Sonuçlar gibi Yayınlanmamalı
Sağlık haberleri yapılırken, haber güncelliğini yitirmeden halkın anlayacağı şekilde yapılmalı ve haber tıp dilinden halk diline deşifre edilerek yayınlanmalıdır. Özellikle tıbbi araştırmalar kesinleşmiş sonuçlar gibi yayınlanmamalıdır.

Sağlık haberlerinde çok fazla dış kaynak kullanımı olması ve çevirilerinden dolayı yayın kurumunun sağlık muhabirlerinin filtrelerinden geçirilerek halka ulaşmasını sağlamak gerekir. Kurumsal firma ve ajansların medikal editörlere özellikle yayın organlarında da sağlık muhabirlerinin istihdam etmesi kaliteli ve kusursuz haberciliğin deneyimlerin ışığında şekillenmesine katkıda bulunacaktır.

Siemens Inovasyon dergisinin koordinasyonunu sağlarken, özellikle uzman doktor rehberliğinde Prof. Dr. Mehmet Ertürk editörlüğü sağlıyor olmamız birçok hatanın oluşmasını engellerken güvenilirliğin sağlanmasında da önemli katkısı var.

Medya Etiği, Basın Ahlakının ve Bağımsızlıklarını Korumalıdır
İdeal sağlık muhabirinin temel medikal konularında bilgi sahibi olması, anlatım diline hakimiyetini haberin kalitesine yansımasını da sağlayacaktır. Hızla gelişen yeni teknolojiler ve hastalıklar hakkında güncel bilgiye sahip olmalı.  Medya etiği, basın ahlakının ve bağımsızlıklarını korumalıdır.

Halkın anlayacağı, istediği ve beklentisini karşılayacak altın değerinde güncel haberleri aktarma amacı taşımalı, gündemi çok iyi takip etmeli; toplantıları, tüm tıp kongrelerini ve bilimsel çalışmalarını çok iyi izlemeli ve objektif olarak yorumlayabilmelidir.

Habercilik ilkelerine sadık kalınarak şeffaf, samimi, tarafsız ve her iki tarafında bağımsız paylaşımlarının suiistimale girmeden sağlıklı ve etkili iletişim kurulabilir. 

Sağlık Muhabiri, Röportaj Yaptığı Doktorla, Vatandaş Arasında Bir Süzgeç Görevi Görür
Tıbbın spesifik bir terminolojiye sahip olmasından dolayı sağlık muhabiri, röportaj yaptığı doktorla, vatandaş arasında bir süzgeç görevi görür. O, dili anlayıp, ne anlatılmak istenildiğini kavrayıp, özetleyen ve doğru bir şekilde aktaran kişi olmalıdır.

Görselin Gücü Sözcüklerin Dünyasına Galip Gelir
İletişimde görseller ve haber başlığı son derece önemlidir. Özellikle internet mecrasında bu çok daha iyi vurgulanmalıdır. Fotoğraf, içeriği ne kadar güçlüyse kamuoyuna o oranda sağlıklı görsel bilgi verir. Çünkü görselin gücü sözcüklerin dünyasına galip gelir.

TV Yayınları, Olabildiğince Medyatik Kişilerden Arındırılmalı
Eğitici ve bilgilendirici televizyon programları, halkın dikkatini çekmek üzere yapılan TV yayınları, olabildiğince medyatik kişilerden arındırılmalı, doktor, ürün, ilaç ve hastane reklamlarının yapıldığı bir platformdan uzak tutulmalıdır.

Televizyonda tercih edilen konukların medyatik sağlık profesyonelleri yerine daha halkla aynı refleksleri taşıyabilecek isimler de seçilmelidir. Elitist zorunluluk olmamasına rağmen bu yönde televizyon programlarına büyük bir ihtiyaç var. Tıp ile ilgili herhangi bir eğitimi olmayan sadece “Prof. Dr.” ünvanı ile alternatif tıp bilimi adı altında, hastalıkların tedavi edilebileceği üzerine söylem geliştiren programlar yapılması ve programda sipariş hattı telefonlarının verilmesi sadece kanalın gelirini artırmaya yarar. Öte yandan bilgi ziyanlığı çok fazladır. Bu gibi programlardaki yönlendirmelerin tanı ya da tedavi yerine tavsiye olarak anlaşılması sağlanmalıdır.


“Yanlış ya da Kanıtsız Olan Haber Tohumlarının Yeşerip Kötü Otlar gibi Yayılmasına Müsaade Etmemeliyiz”
Internet gazeteciliği, interaktif basın ve sosyal ağlarda çıkan haberler toplumun sağlık alanında, yeni tedavi ve teknolojiler hakkında bilgi edinmede önemli kaynaklardan biridir. Ancak bu platformlarda denetleme olmadığı için yoğun bilgi kirliliği oluyor. Yanlış ya da kanıtsız olan haber tohumlarının yeşerip kötü otlar gibi yayılmasına müsaade etmemeliyiz. Kısaca sosyal ağlardaki sağlık haberciliğinin karnesi henüz zayıf. Internet ve sosyal medyadaki hastalıklı alanlardan kurtulmak için öncelikle tanıya sonrada tedaviye ihtiyaç var.

İnternette bazı sosyal platformlardaki sağlık yorumlarıyla kişiler kendi tanılarını kendileri koymaya başladı. Bunun dışında Türk insanı başkalarının hikayelerini dinlemeyi sever. Ancak sosyal sağlık yaşamından, sağlık profesyonelleri çok rahatsızdır. Sağlık haberciliği konusunda Türkiye’de benim takip ettiğim tek blogger “Esra Öz”

Sağlık Haberciliğinin Düğümü Denetim Mekanizmasının Olmayışından da Kaynaklanıyor
Sağlık haberlerinin değerlendirilmesinde özellikle haberin güncelliği, faydası, kaynağı, kanıta dayalı bir haber olma niteliğinin kontrol edilerek değerlendirilmesi gerekir. Sağlık haberciliğinin düğümü denetim mekanizmasının olmayışından da kaynaklanıyor. Uzun ve derin tartışmaları beraberinde getiren ve henüz gerçek, nihai çözümü dünyada da uzakta görünüyor.   

Sağlık haberlerinde fotoğraf belirgin bir biçimde metinden daha öncelikli konuma geçmiştir. Fotoğrafın çekilmesi, seçilmesi aşamasında başlayan anlam oluşturma, başlık, metin ve alt yazısı ile bütünleşmelidir.

Haber içeriğini oluşturan bilgi, belge ve görsellerin kaynağının belirtilmesi güvenilir ve objektif haberciliğin gerekliliğidir. Aksi takdirde haberin sansasyonel algısı oluşabilir.

Nesrin Kalay Bozpınar Kimdir?
Halkla İlişkiler Fakültesinde öğrenim görürken dünya devi Siemens’le tanışmış ve bu devin ihtişamlı evine adımımı atmıştım. Sağlık sektörüyle tanışmam 18 yıl öncesine dayanıyor. Eski ve benim açımdan kazanımlarla dolu bir dostluk bizimki. Bu süreçte tıbbi cihaz sektöründe özellikle pazarlama alanında iletişim-ürün-müşteri üçgeninde ve bunun gibi birçok branşla çok yakından çalıştım. Bugün görüntüleme sistemlerinin Upgrade ve Opsiyon Ürün Müdürüyüm. Sağlık sektörü ile ilgili bir işle uğraşıyor olmak; yaptığım işe daha fazla saygı duymamı sağlıyor. Ve tabi bu saygı da başarıyı beraberinde taşıyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge