Ana içeriğe atla

MEDYA İLE İLGİLİ ÖĞRENDİĞİNİZDE HAYATINIZI DEĞİŞTİRECEK GERÇEKLER

Haberleri okurken ya da izlerken, "Söylenenler gerçek mi yoksa yalan mı?" diye düşünür müsünüz? Yalan olma ihtimalini düşünmeden hemen inanır mısınız?

Hayatımızın merkezinde olan ve yöneten medya hakkında belkide farkında olmadığınız bazı gerçekler var. Medyayı anladığınızı düşünürken bardağın boş tarafına bakmayı öneriyorum. Çünkü, bildiğimizi düşünmek, öğrenmemizi engelleyecektir. Belli bir noktaya kadar bilebiliriz, belli noktayı yukarı çıkartmak için bilgi eklemeye devam etmemiz gerekir. 

Kriptololji yani gizli şifreleri çözmek gibi, kelimelerin arkasında yatan gizli mesajı çözmektir medya okuryazarlığı. Gizli mesajı çözerek, medyanın bizi yönlendirmeye çalıştığı şeyi anlamış olacağız.         

Medya Okuryazarlığı nedir?

Medya okuryazarlığının çok farklı tanımları var. Bir tanımda; "toplum içinde medyanın nasıl bir rolü olduğunu anlayabilmek" olduğu söylenir. (Messaris,1998)

Medya okuryazarı; medyada yeniden kurgulanan iletileri ayırt edebilen ve al­gılayabilen, onunla ilgili yorumlarda bulunabilmek için ayrı bir beceri, altyapı bilgisi ve eğitsel organizasyon gerektiren bir eğitim sürecinin sonucu olarak medya yetkini sıfatını hak eden kişiyi betimleyen bir terim olarak algılanabilir. Bir başka görüşe göre de medya okuryazarı; basılı ve elektro­nik medyayı çözmek, değerlendirmek, analiz etmek ve üretmek yetilerine sahiptir *.                                                                                                                                                                           
Medya Okuryazarı olunca ne yaparız?

Korku filimi izlerken, müziğin ritminin değişmesi korku dolu sahnenin yaklaştığını anlatır. Reklamlarda, herhangi bir ürün tanıtılırken, aslında bir yaşam tarzının sunulduğu algısı oluşturulduğunu fark ederiz. 

Medya okuryazarlığının kapsamı şu şekilde sıralanıyor: 
  1. Bilgiye erişim
  2. Çözümleme
  3. Değerlendirme
  4. Üretme
Başka yazılarımda detaylandıracağım maddelere ek olarak Silverblatt (1995) Medya Okur-yazarlığının yedi temel ilkesini şu şekilde sıralıyor: 
  1.  Bireylere medya tüketimi konusunda bağımsız karar verme gücü aşılama, 
  2.  Medya iletişimi ile ilgili konulara odaklanma,
  3.  Medyanın bireyler ve toplum üzerindeki etkisi konusunda farkındalık yaratma, 
  4. Medya mesajlarının analizi ve tartışılması için stratejiler geliştirme, 
  5. İnteraktif medya içeriğini bir metin olarak çağdaş kültürümüze kazandırma konusunda farkındalık geliştirme 
  6. Medya içeriğini anlama ve takdir etme becerisi kazandırma  
  7. İnteraktif medya iletişimcilerini etkili ve sorumluluk taşıyan medya mesajları üretmeye teşvik etme. 

Medyada gördüğümüz her şeyi hemen tüketip, sindirme aşamasına geçmeden önce neler yapılacağına dikkat etmek gerekiyor. TEDX Bahçeşehir Üniversitesi'nde medya okuryazarlığını, sağlık okuryazarlığı açısından ele alan bir konuşma yapmıştım. Dedektif olup, elimizdeki haritadan ipuçlarını toplayarak bir oyun oynamıştık. Medya okuryazarlığı için de geçerli olan oyunun, farklı versiyonlarını hazırlayacağım.                                                                                                                                                                                                    



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DOKTOR EŞİ OLMAK!

Sağlık sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili hekimlerin yaşadığı mesleki sorunlar gündeme gelirken evlerinde bu durumun yansımaları konuşulmuyor. Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ve farklı hekimlerin eşleriyle konuşarak Sağlık Dergisi’nde daha önce ele alınmamış bir konuyu gündeme taşıyoruz. Performans sistemi, Tam Gün uygulaması gibi sağlık çalışanlarının meslekleri ile ilgili sorunlarının sık sık gündeme geldiği şu günlerde, bu durumun özel hayatlarına nasıl yansıdığını araştırdık. Doktorların işlerinde yaşadığı sorunlarını yakından bilen eşleri bu durum hakkında ne diyor. Bu zamana kadar değinilmemiş bir konu olan “doktor eşi olmak” ve sorunlarla uğraşırken nelerin olduğunu öncelikle farklı meslek gruplarından doktor eşlerine sorduk. Sonrasında da Evlilik ve Aile Danışmanı Psikolog İlkim Öz ile konuyu değerlendirdik. Tiyatro Sanatçısı ve Doktor Evliliği Görüştüğümüz ilk doktor eşi tiyatro sanatçısı İpek Çeken Önal, Prof. Dr. Zülküf Önal ile evli. İpek Hanım, eşiyle he

TIBBIN DUAYENLERİ SARUHAN ÇEKİRGE

Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Nöroradyoloji bölümü kendi alanında dünyanın en tepesindeki birkaç merkezden biri olarak kabul ediliyor. Bu alanda birçok ilke imza atan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, bu merkezin hikâyesini Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. 2000 yılında TÜBİTAK Bilim Adamı Teşvik Ödülü’nü ve 2001’de Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü’nü alan Prof. Dr. Saruhan Çekirge, “Ünitemizde beyin damar hastalıklarının noninvazif tedavisinde geliştirilen tedavi teknikleri, bu merkezi dünyanın en iyisi olarak kabul ederek, özellikle son 10 yılda dünyanın pek çok ülkesindeki önemli tıp merkezlerinden Ankara’ya gelen, uzman doktorlara eğitim veren bir yapıya dönüştürdü” dedi. Kendi tıp alanında yarattığı gelişmeler devrimsel olarak nitelendirilen Prof Dr Saruhan Çekirge, Prof Dr Işıl Saatci, Doç Dr Kıvılcım Yavuz ve Doç Dr Serdar Geyik’ten kurulu bu ekip tarafından geliştirilen tedavi metotları, tüm dünyadaki hekimler tarafında da yay

TIBBIN DUAYENLERİ: HASAN BİRİ

Yüz üzerinde yayını bulunan kısa bir süre önce Koru Hastanesi’ni açan ve devamında uluslararası alanda başarılara imza atacak üniversite kurmayı hedefleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, iletişimle birlikte sosyal sorumluluk projeleri düzenlemesinin yaşam felsefesi haline gelişini ve hayatını Sağlık Dergisi Yazı İşleri Müdürü Esra Öz’e anlattı. “İyi hekim iyi empati yapan hekimdir” sözüyle hekimlik mesleğinin doğru iletişimden geçtiğini kaydeden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Biri, Akademik ve etik kurallarla çalışan Koru Hastanesi’nin ileride uluslararası başarılara imza atacak üniversite olacağını belirtti. Prof. Dr. Biri, tıptaki her türlü gelişmeyi takip ederek, sağlık sektörünün ihtiyaçlarını gören ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekçi politikalarla büyümeyi hedefleyen bir sağlık kuruluşu olmayı hedeflediklerini söyledi. Kendi ağzından hayatını ve çalışmalarını dile ge